Göbek fıtığının (umbilikal herni) cerrahi tedavisi açık cerrahi veya laparoskopik cerrahi tekniklerle yapılabilir. Günümüzde gerek açık ve gerekse laparoskopik cerrahiyle fıtık onarımları sentetik yama kullanılarak yapılmaktadır. Laparoskopik göbek fıtığı onarımında (diğer laparoskopik karın ameliyatlarında olduğu gibi) karın boşluğu içerisine erişildikten sonra, göbek bölgesindeki fıtık kesesi ortaya konulur, kese içinde karın içi organlar yer almaktaysa önce bunlar serbestleştirilir, ardından defekti tamamen kaplayacak ve etraf salim dokuya yeterince taşacak şekilde bu alana sentetik bir yama yerleştirilir. Laparoskopik onarımda, yama karın içi organlarla sürekli temas halinde olacağından, olası yapışıklıkları azaltmak ve fistül gelişimi riskini düşürmek üzere iki yüzeyi farklı (dual) yamalar tercih edilir (karın içine bakan yüzeyi yapışıklığı azaltacak özellikte maddelerle kaplıdır). Genel anestezi altında yapılan ve ortalama 60 dakika (30-90 dakika) süren bu ameliyat sonrasında hastalar, genellikle 5-6 saat sonra sıvı gıda almaya başlarlar ve ertesi sabah kahvaltı sonrası eve gönderilirler.
Ameliyat öncesi hazırlık nasıl yapılır? Tanı için gerekli tetkikleri önceden yapılmış olan hastalar, ameliyat sabahı aç karnına (4-6 saatlik açlık sonrası) hastaneye yatırılır, anestezi muayenesi ve tetkikleri yapılarak ameliyata hazırlanır. Önceden bilinen bazı hastalıkların varlığında, ilgili branş doktorlarının muayenelerinin yinelenmesi, böylece mevcut sorunlarla ilgili tanı ve tedavinin güncellenmesi sağlanır (örn: kalp hastalığı veya hipertansiyonu olan hastalardan kardiyoloji muayenesi istenmesi). Göbek fıtığında boğulma (fıtık kesesi içine giren karın içi organların geri gönderilememesi veya damarlarının sıkışarak beslenmelerinin bozulması) bulguları saptanırsa, bu durumda beklenmeksizin acil servise başvurulmalıdır. Gerekli hazırlıklar süratle yapılarak hasta acilen ameliyata alınır. Boğulmuş fıtıklarda; fıtık kesesi içine girmiş olan ve damarlarındaki sıkışma nedeniyle beslenemeyen içi boş organlarda (ince barsak, kalın barsak, vb) ortalama 6-8 saat içinde iskemi-nekroz-gangren, delinme ve ardından hayatı tehdit edecek şekilde karın zarı iltihabı (peritonit) gelişme riski mevcuttur.
Ameliyat öncesinde kullanılmakta olan ilaçlar kesilmeli mi?
Laparoskopik göbek fıtığı onarımı ameliyatı kaç kesi ile yapılır? Genellikle 2’si 5 mm, 1’i 10 mm boyunda olmak üzere toplam 3 kesi ile yapılır, ihtiyaç halinde kesi boyutları veya sayısı artırılabilir.
Açık ameliyata dönülebilir mi? Laparoskopik teknikle başlanılan her ameliyatta gerek görüldüğünde açık ameliyata dönülebilir. Laparoskopik tekniklerle kontrolü güç ya da olanaksız kanama gelişmesi ya da ayırıcı tanıya giren ve açık cerrahi girişim gerektiren bazı durumların varlığında ameliyata açık cerrahi ile devam edilebilir.
Komplikasyonları nelerdir? Gerekli önlemler alınmasına karşın gelişebilen istenmeyen olaylar “komplikasyon” olarak adlandırılır. Laparoskopik göbek fıtığı onarımı ameliyatlarından sonra; nadiren trokar girişi ile ilintili organ hasarları, kanama, hematom (ameliyat alanında kan birikimi), infeksiyon, seroma (ameliyat alanında sıvı toplanması), yapışıklık gelişmesi (brid), fistülizasyon (yama ile barsaklar ve bazen cilt arasında oluşan yapışıklıklar sonrası barsak içeriğinin yamanın bulunduğu alana veya ciltten dışarıya akması), pulmoner emboli (akciğere pıhtı atması), anesteziyle ilintili komplikasyonlar, vb gelişebilir. Komplikasyon gelişme oranı literatürde ortalama %5-10 düzeyinde bildirilmektedir, ancak bunların çoğu minör komplikasyonlardır.
Ameliyattan sonra yeniden fıtık oluşur mu? Göbek fıtığı onarımı ister açık cerrahiyle (yamanın karın duvarı önüne yerleştirilmesi), isterse laparoskopik cerrahiyle (yamanın karın duvarı arkasına yerleştirilmesi) yapılsın yeniden fıtık oluşma (nüks, rekürrens) olasılığı mevcuttur. Literatürde bu oran ortalama %5 düzeyinde bildirilmektedir. Hastanın yaşı, sigara kullanımı, vücut kitle indeksi, karın içi basıncı artıran durumların (KOAH’ta kronik öksürük, kabızlık, erkeklerde prostat büyümesi nedeniyle zorlu idrar yapma, vb gibi) devam ediyor olması, hastanın ameliyat dönemindeki beslenme durumu (malnütrisyonda olup olmaması), kullanılan yamanın özellikleri, komplikasyon gelişip gelişmediği, vb nüksü etkileyen faktörlerdir.
Ameliyattan sonra iz kalır mı? İnsanlar canlılar aleminde memeliler sınıfında yer alan biyolojik varlıklardır. Diğer tüm memeli canlılar gibi insanlarda da deride oluşan kesiler (kaza sonucu yaralanma veya ameliyat sırasında yapılan kesiler) nedbe (skatris, skar) dediğimiz bir doku ile iyileşir ve kişinin deri yapısına göre değişen belirgin veya daha az belirgin bir iz mutlaka kalır. Ancak, ameliyat kesilerinde cilt estetik dikiş teknikleri ve materyalleri kullanılarak kapatılırsa, iz daha az belirgin olarak kalır ve böylece daha iyi kozmetik sonuçlar elde edilebilir.